HBCD Projesi

Türkiye’de Genleştirilmiş ve Sıkıştırılmış Polistiren Köpük Endüstrilerinde Çevresel Performansın Arttırılması Projesi

Kalıcı Organik Kirleticiler Nedir?

Kalıcı Organik Kirleticiler (KOK), doğada kalıcılığı yüksek olan, besin zincirinde biyolojik olarak biriken ve insan sağlığına ve çevreye olumsuz etkileri olan kimyasal maddelerdir. Bu öncelikli kirleticiler grubu, pestisitler (DDT gibi), endüstriyel kimyasallar (PCB’ler gibi) ve endüstriyel proseslerin istenmeyen yan ürünlerinden (dioksinler ve furanlar gibi) oluşur. KOK’ların başlıca özellikleri şunlardır;

  • Canlı organizmalar ve çevre için toksik özellik gösterirler,
  • Canlıların özellikle yağ dokularında birikirler ve besin zincirine yayılırlar,
  • Stabil yapıları nedeniyle fotolitik, kimyasal ve biyolojik tepkimelere karşı direnç gösterir ve bu nedenle çevrede kalıcı özellik gösterirler,
  • Doğal süreçler sonucu toprak, su ve havada geniş çapta dağılmış halde bulunurlar,
  • Yarı uçucu özelliğinden dolayı atmosferde uzun mesafe taşınım özelliği gösterirler,
  • Doğuştan gelen hastalıklar da dahil olmak üzere kansere, bağışıklık sistemi işlevsizliği ile üreme sistemi bozuklukları gibi sağlık sorunlarına yol açarlar.

Başlıca KOK Kaynakları Nelerdir?

Geçtiğimiz yüzyılın ilk yarısından bu yana öncelikli olarak tarımda kullanılan KOK’lar, sanayinin gelişmesi ile birlikte, değişik sanayi sektörlerinde kullanılmaya ve üretilmeye başlanmıştır. Son yıllarda alev geciktirici ve su itici kimyasal katkı maddesi olarak nihai ürünlerde kullanılmaktadırlar. KOK’lar yanma prosesinin yer aldığı çeşitli sanayi alanlarında istenmeden ortaya çıkabilirler. Başlıca KOK salım kaynakları aşağıdaki gibidir;

  • Çimento fırınları dâhil, tehlikeli atıkların yakıldığı atık yakma tesisleri,
  • Ağartma sırasında elementer haldeki klor ya da klor oluşturan kimyasalların kullanıldığı kağıt hamuru üretimi,
  • Metalurji endüstrisindeki ısıl süreçler,
  • Fosil yakıtları, odun ve diğer biyokütle yakıtları kullanan endüstriyel kazanlar ve fırınlar,
  • Kimyasal madde imalatı (özellikle klorofenol ve kloroanil üretimi),
  • Tekstil ve deri boyama (kloroanil kullanarak) ve apreleme (alkali özütlemesiyle),
  • Atık petrol rafinasyonu,

Stockholm Sözleşmesi ve Türkiye

2001 yılında imzalanan ve 2004 yılında yürürlüğe giren Kalıcı Organik Kirleticilere İlişkin Stockholm Sözleşmesi[1], önce Kirli Düzine olarak adlandırılan 12 KOK’un salınımını ortadan kaldırma ya da azaltma üzerine odaklanmıştır. Daha sonra, 2009 yılında, Kötü Dokuzlu olarak adlandırılan 9 yeni KOK Sözleşme listesine eklenmiştir. 2011, 2013, 2015, 2017 ve 2019 yıllarında yapılan görüşmeler sonucunda, 30 farklı KOK Sözleşme kapsamına alınmıştır. Sözleşme 185 ülke tarafından onaylanmış olup, 152 ülke tarafından imzalamıştır.

Türkiye, Stockholm Sözleşmesi’ni 2001 yılında imzalamış ve Sözleşmeye 2010 yılında taraf olmuştur. KOK’lara yönelik envanterleri ve stratejik eylem planını konu alan ilk Ulusal Uygulama Planı[2] 2011 yılında Sözleşme Sekretaryasına sunulmuş, ardından Sözleşmeye eklenen kimyasalları da içerecek şekilde 2016 ve 2022 yıllarında tekrar Sözleşme Sekreteryasına sunulmuş ve güncellenmiştir.

Hekzabromosiklododekan Nedir?

Hekzabromosiklododekan (HBCD), polimer uygulamalarında katkı maddesi olarak kullanılan, araçların, binaların veya eşyaların hizmet ömrü boyunca yangından korumanın yanı sıra depolanırken koruma sağlayan brom içeren bir alev geciktiricidir. HBCD’nin küresel olarak ana kullanım alanı, inşaat sektöründe yalıtım amaçlı kullanılan genleştirilmiş ve sıkıştırılmış polistiren (EPS ve XPS) köpük levhaların üretimidir. Bununla birlikte, küçük oranlarda da olsa tekstil uygulamalarında, elektrikli ve elektronik cihaz imalatında alev geciktirici olarak kullanımı bulunmaktadır.

HBCD, 2013 yılında binalarda genleştirilmiş (EPS) ve sıkıştırılmış (XPS) polistiren üretimi ve kullanımına yönelik özel muafiyetlerle birlikte Stockholm Sözleşmesinin Ek-A’sında listelemiştir. Ülkemiz bu muafiyetten 2013-2018 yılları arasında yararlanmış ve bu sayede sektördeki sanayiciye geçiş için süre kazandırmıştır. Muafiyetlerin sona ermesinden sonra ülkemizde HBCD kullanımı 14.11.2018 tarih ve 30595 sayılı Kalıcı Organik Kirleticiler Hakkında Yönetmelik kapsamında yasaklanmıştır.

Tablo 1. Stockholm Sözleşmesi’nde Belirtilen Kalıcı Organik Kirleticiler

Ek A (Yasaklama) Aldrin Klordan Klordekon
Dekabromodifenil eter Dikofol Dieldrin
Endrin Heptaklor Hekzabromobifenil
Hekzabromosiklododekan (HBCD) Hekzabromodifenil eter ve heptabromodifenil eter Hekzaklorobenzen (HCB)
Hekzaklorobütadien (HCBD) Alfa hekzaklorosiklohekzan Beta hekzaklorosiklohekzan
Lindan Mireks Pentaklorobenzen (PeCB)
Pentaklorofenol, tuzları ve esterleri (PCP) Poliklorlu bifeniller (PCB) Poliklorlu naftalinler (PCN’ler)
Perflorooktanoik asit (PFOA), tuzları ve PFOA ile ilgili bileşikler Kısa Zincirli Klorlu Parafinler Teknik endosulfan ve ilgili izomerleri
Tetrabromodifenil eter ve pentabromodifenil eter Toksafen
EK B (Kısıtlama) DDT Perflorooktan sülfonik asit (PFOS), tuzları ve perflorooktan sülfonil florür (PFOS-F)
EK C (Azaltma) Hekzaklorobenzen (HCB) Hekzaklorobütadien (HCBD) Pentaklorobenzen (PeCB)
Poliklorlu bifeniller (PCB) Poliklorlu dibenzo-p-dioksinler (PCDD) Poliklorlu dibenzofuranlar (PCDF)
Poliklorlu naftalinler (PCN’ler)
Pestisit Sanayi Kimyasalı İstenmeden Oluşan Yan Ürün

Türkiye’de Genleştirilmiş ve Sıkıştırılmış Polistiren Köpük Endüstrilerinde Çevresel Performansın Arttırılması Projesi (HBCD Projesi)

GEF tarafından finanse edilen ve UNIDO iş birliği ile gerçekleştirilen Türkiye’de Genleştirilmiş ve Sıkıştırılmış Polistiren Köpük Endüstrilerinde Çevresel Performansın Artırılması Projesi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafından yürütülmektedir.

Projenin amacı, Stockholm Sözleşmesi çerçevesinde Türkiye’nin yükümlülükleri ve ulusal mevzuat paralelinde, HBCD kullanımının tamamen ortadan kaldırılmasını sağlamaktır.

Bu doğrultuda, proje kapsamında Türkiye’deki EPS ve XPS köpük endüstrilerinde HBCD’nin aşamalı olarak çevreye duyarlı alternatiflerle değiştirilmesi ve kurumsal, düzenleyici ve teknik kapasitenin güçlendirilmesi hedeflenmektedir.

Bileşen 1: Mevzuat Güçlendirme, Kapasite Geliştirme, Paydaş Farkındalığı ve HBCD’nin Değiştirilmesi İçin Çevreye Duyarlı Alternatiflerin Doğrulanması

Çıktı 1.1: HBCD alternatiflerine ilişkin güncel ve kolayca erişilemeyen bilgilere erişimin kolaylaştırılması ve konuyla ilgili geniş paydaş bilincinin oluşturulması

Çıktı 1.2: HBCD’nin aşamalı olarak terk edilmesini sağlamak için gerekli olan denetim ve yaptırımları kapsayan düzenleyici kapasitenin desteklenmesi

Çıktı 1.3: HBCD içeren atıkların çevreyle uyumlu bir şekilde yönetilmesi ve kontrol edilmesi için alınan önlemlerin uygulanması

Bileşen 2: Türkiye’de EPS Köpük Sektöründe HBCD Kullanımının Ortadan Kaldırılması

Çıktı 2.1: Ön harmanlanmış polistiren (PS) üreticilerinin alternatif alev geciktirici ürün seçimlerini yapacak ve üretimini tamamlayacak teknik donanım ve yetkinliğe sahip olması

Çıktı 2.2: Ulusal EPS Derneği’nin (EPSDER) alternatif alev geciktiriciler hakkında sağlayacağı toplu bilgilendirme ve laboratuvar çalışmaları gibi EPS üretiminin tüm aşamalarında üyelerine destek olması için yapacağı programlama ve planlamalara yardımcı olunması

Çıktı 2.3: Ulusal pazarlara yönelik EPS sektöründe kullanılan ön karışımlı polistiren yerel üretiminde HBCD kullanımının tamamen ortadan kaldırılması

Bileşen 3: Türkiye’de XPS Köpük Sektöründe HBCD Kullanımının Ortadan Kaldırılması

Çıktı 3.1: XPS üreticilerinin alternatif alev geciktirici içeren ürün üretimlerini yapacak ve bu seçimi yapabilecek teknik bilgi ve donanıma sahip olması

Çıktı 3.2: Ulusal XPS Derneği’nin (IZODER) alternatif alev geciktiriciler hakkında sağlayacağı toplu bilgilendirme ve laboratuvar çalışmaları gibi XPS üretiminin tüm aşamalarında üyelerine destek olması için yapacağı programlama ve planlamalara yardımcı olunması

Çıktı 3.3: Sektörün yerel XPS üretiminde HBCD kullanımını tamamen ortadan kaldırması

Bileşen 4: İzleme ve Değerlendirme

Çıktı 4.1: Benzer projelerde sürdürülebilir tekrar için proje faaliyetlerinden elde edilen sonuçların değerlendirilmesi ve öğrenilen derslerin yaygınlaştırılması